Türkiye, büyük sıkıntılar içinde kıvranan bir ülke durumuna düşürülmüştür. Öteki dünya ülkeleri dev adımlarla ilerlerken, tarihin büyük milletinin bu hale düşmesinin elbette sebepleri vardır. Memleketimizi idare edenler, dünyanın gerçeğini, milletimizin büyüklüğünü görememişlerdir. Günü gün etmeyi, parlak sözlerle vatandaşları yanıltmayı kendileri için yegane marifet saymışlardır.
Bütün bunlar olup biterken, halledilmeyen dertlere yenileri eklenmiş, insanlarımızın üzerindeki yükler bir iken bin olmuştur. Milletimiz tarif edilmez sıkıntılar içinde kıvranırken, siyasetçilerin uykusu kaçmamış, iktidar olanların ağızlarının tadı bozulmamıştır. Ama, acı hakikat gelip çatmış, bin bir hayat sıkıntısına karşılık bir de, memleket çocukları komünizm sapıklığına, bölücülük sapıklığına düşmeye başlamışlardır. Bir kişi komünizm sapıklığına düştü mü, onun için mücadele yolu tektir, o da silahlı mücadele, kanlı mücadeledir. Çünkü komünizm, silahlı savaş, devrimin ayrılmaz bir parçası demektir.
Bu korkunç sapıklığa, köleliğe düşen bir takım kimseler, on yıldır silahlı cinayetler işlemekte ve devletimizi yıkmaya çalışmaktadırlar. Bunların önüne nasıl geçilecektir? Bazı yöneticilerin yaptığı gibi, iktidar hırsı uğruna onları korumak, kışkırtmak, her türlü yardımı yapmak suretiyle komünizmin, bölücülüğün önüne geçilebilir mi? Öteki bazı partilerin yaptığı gibi, tehlikeyi görmemek, parti kavgasından başını çıkarmamak suretiyle bu kanlı gidiş önlenebilir mi? Her iki tutumla da, bu korkunç sapıklık, devlet yıkıcılığı ve kanlı cinayetler azalmaz, artar.
Biz, Milliyetçi Hareket Partisi olarak, her şeyden önce memleket çocuklarının zehirlenmekten kurtarılmasını istiyoruz. Komünizm mikrobunun öteki masum vatan evlatlarına bulaşmasını önlemek birinci tedbirdir. Bunun yolu da, “İnsanlar inançsız yaşayamazlar” gerçeğinin ışığında yetişen nesillere Türk Milliyetçiliği inancı verilmesidir. Türkiye’de bunu başarıyla yapabilen tek parti Milliyetçi Hareket Partisi’dir.
Komünizmin yayılması, daha güçlü bir inanç olan milliyetçilikle durdurulduktan sonra, mevcut komünist ve bölücü olanlarla hukukî ve meşru yollardan mücadele etmek ve onları bu sapıklıktan vazgeçirmeye zorlamak lazımdır. Caydırmak gerekmektedir. .Bunun için de kararlı, imanlı, cesur ve ahlaklı bir siyasi kadronun iş basma gelmesi şarttır.
Vatandaşlarımız radikal sol ve bölücü azgınlığın karşısında Milliyetçi Hareket Partisi olmadan durulamayacağı hakikatini kesin şekilde tespit etmişlerdir. Milliyetçi Hareket Partisi olmadan bir hükumetin ayakta durması, cesur ve kararlı bir icraat yapması artık mümkün değildir. O halde, 76 ildeki bütün milliyetçiler görev başına… Büyük ve güçlü, sözü geçen, kardeşin kardeşe düşman olmadığı mutlu Türkiye’yi kurana kadar gece-gündüz uyumadan, dinlenmeden, mukaddes vazifelerimiz için seferberlik ilan ediyorum.